*aybars* Kullanıcı
Mesaj Sayısı : 6 Yaş : 46 Yaşadığı şehir : van Başarı Puanı : Güçlülük : Kayıt tarihi : 16/02/07
| Konu: Aydınlıkta bile karanlığı özleriz bazen... Perş. Nis. 12, 2007 3:15 am | |
| Aydınlıkta bile karanlığı özleriz bazen... Gece ilginç bir zaman dilimidir. Karanlık öyle bir işler ki insanın içine yazası gelir tüm evrende olup bitenleri. Oysa evren dediğimiz gidemediğimiz tüm yerlerdir aslında. Gece yolculuklarına çıkarken rüyalarımızda sanki hiç dönmeyecekmiş gibi gireriz beynimizin dehlizlerine.
Aydınlıkta bile karanlığı özleriz bazen. Karanlık gizemlidir çünkü ve gizem insanın vazgeçilmezidir. çünkü insan zaten büyük bir gizemdir kendisi dahil kimsenin çözemediği.
"Aheste çek kürekleri, mehtap uyanmasın." demiş şair. Oysa ki o mehtap gecenin bekçisidir çoğu zaman. Aşıkları koruyan ve teşvik eden yanlarıyla. Ayrılıklara sebep olur gece ve kavuşmalara.
Gece yolculuklarında dinleriz kendimizi. Yol boyu uzayıp giden ışıklarda ararız geçmişimizi.
"Kamçılı karanlıktı geldin üstüme Bütün masalları dolaştın Ay zeytin gece Ay vurmuştu alnına Perçemlerin Tokat akıtması Yorgundu atılmış yılan derisi Değiştirilmiş güvercin gömleği tende Nereye gidiyorsun, dedim Zeytinlerin arasından Siste silinip giderken yollar Aydı zeytindi geceydi Korkmadım bağırdım ardından Aydaki zeytindeki gecedeki delikanlı Nereye böyle Aldı rüzgar sesimi duyurmadı Vurdu geçti durduğum yeri Gümüşünü silkeledi yüzüme Atının kanatları Ben öldüm, ölüm bulunamadı Kamçılı bir karanlıktı Hikayemin gecesini dürdüm de Kimse çıkamadı dışarı Ay kaldı zeytin kaldı gece kaldı Sis kaldı yollar kaldı karanlıktı" (*) Ölümlerin en acıklıları yaşanır geceleri. Bir çaresizlik vardır çünkü gece ölümlerinde .. Sabahı beklemek zorundasındır çoğu zaman ve nedense o sabah güneş senin için hep daha geç doğar önceki çareli gecelerden. Gece olur, gündüz ölür...
Gece gece olalı böyle hüzün görmedi. Görmedi bu kadar gözyaşı dökebilen bir erkek, rüzgarı estikçe sevgilinin, böyle alevlenen bir yürek. Yumuşacık ellere hasret bu eller, yarin ellerine ulaşamaz...
Gece gece olalı böyle acı görmedi. Yari elinden alınmış çöldeki mecnun imrenirken bu aşka, gözlerini kaçıran bir küçük yüz, Aşkı iliklerine islemiş bir aşığı neden bir türlü anlamaz?
Gece gece olalı böyle kan görmedi. Yaralı yüreklere tuzdur yarin gidişi .. Kanayan duygularla doludur içi .. Onu boşaltmak istersin damarlarından Seni engelleyen Dünyevi kaygılar Gözünde küçülse bile yakanı bırakmaz.
Gece gece olalı böyle isyan görmedi. Eski hayatına sinmiş bir sis bulutunun arasından kayıp giden bugünü kucaklayamamaktan çıkan isyan, Geceyi sarmış bir hüzün kadar yabana atılmaz...
Gece gece olalı böyle fırtına görmedi. Göz gözü görmez bu fırtınada .. göz göze bakmıyor ki görsün! Göz gözü görse zaten fırtına çıkmayacak .. Ona baktığın anlarda, nedense o sana bakmaz...
Gece gece olalı böyle bir son görmedi. Okyanusa gitmeliydi, hırçın dalgalara .. Yakasını bıraktı mı bu sevda bu Dünya gözüne dizine dursun .. Mutluluğu yakalamak için başka Dünyalar arandı da... Gece gece olalı böyle görmedi... Gecenin insana verdiği acı kadar O acının sebeplerini unutturamayan bir hayati yasayan insan... asla iflah olmaz!...(**) Gece gece nereden geldi aklıma bilmem ama gece akıllara zarardır...
(*) Murathan Mungan - Ay Zeytin Gece
| |
|